Geleceğin liderlerini, geçmişin kalıplarıyla yetiştiremeyiz

Bir zamanlar ezberleyerek öğrendik çünkü öğrendiğimiz bilgiler yıllarca geçerli kaldı. Bilgi aktarım araçları sınırlıydı. Bir zamanın devrim niteliğindeki gelişmesi sayılan Matbaa yerini dijital araçlara bırakmaya henüz başlamamıştı. Gazetelerden toplanan kuponlar karşılığında verilen ansiklopedilerin her evde olması gibi, aynı bilgi, aynı kafalarda yıllarca ve bazende tozlanarak durabiliyordu. Sorgulamak hiçbirimizin haddi değildi. Doğru cevabı ezberlemek makbul sayılıyordu. Zaten yeterliydi çünkü doğru tekti. Dünya yavaştı. Değişim ağır aksak geliyordu.

Oysa bugün? Bugünün çocukları her sabah yeni bir dünyaya gözlerini açıyor. Bilginin raf ömrü kısaldı. Teknoloji, Eğitim,Sanat, iletişim yaklaşımları,İş dünyası vb. Her şey baş döndürücü bir hızla evriliyor.

Peki biz hâlâ dünün kalıplarında ısrar ederek bu yeni dünyaya çocuk yetiştirebilir miyiz?Cevap açık: Hayır.

Geçtiğimiz günlerde okulumuza yeni katılan 6 yaşındaki bir öğrencimizden yemekhanede tesadüfen karşılaştığımızda şu soruya maruz kaldım.

"Bu bilgi internette güncelleniyor mu?"Soru basit gibi görünüyordu. Ama biraz düşününce  ardındaki gerçeğin basit değil tam tersi derin olduğunu hissettim. Çocuk, bilgiye statik değil, dinamik bir varlık gibi yaklaşıyordu. Değişebilen bir şeydi onun için bilgi. Bugün doğru olabilirdi ama yarını kim bilebilirdi ?Hâlâ bilgiyi ezberletmeye çalışıyorsak, çağın ruhunu kaçırıyoruz demektir. Elbette mesele, ezberi tamamen reddetmek değil, doğru yerde ve doğru düzeyde kullanmaktır. Temel bilgileri ezberlemek zihni güçlendirir ancak üst düzey düşünme, sadece ezberle değil, kavrayarak öğrenmekle mümkün olabilir.

Örneğin, Dünya Ekonomik Forumu'nun 2025 Yetenek Raporu'na göre, gelecekte en çok ihtiyaç duyulacak beceriler arasında

• Eleştirel düşünme,

• Yaratıcılık,

• Problemi çözme ve

• Dijital okuryazarlık ilk sıralarda yer alıyor.

Bu listeye baktığımızda, geleneksel ezber odaklı eğitimin bu yetenekleri geliştirmekte ne kadar yetersiz kaldığını görmek zor değil.

Bugün ilkokula başlayan bir çocuk, mevcut okul müfredatının %65'ine ileride hiçbir iş alanında ihtiyaç duymayacak. (The Future of Jobs Report 2016, World Economic Forum)Yani bugünün eğitim sistemi, yarının dünyası için tasarlanmadı.

Sonuç olarak, bugünün çocuklarına sadece bilgi vermek yetmiyor çünkü onlar bilgiye sahip olabilecekleri araçları kullanabiliyorlar. Biz sadece etik bir anlayışla onlara nasıl öğreneceklerini, bilgiyi nasıl sorgulayacaklarını öğretebiliriz.Ezber yerine anlama ve üretme, bireysel yarış yerine iş birliği ve empati,Sınav odaklılık yerine yaşam becerileri öne çıkarılmalıyız.

Bugünün çocuklarına dünü  sunmak, geleceğin dünyasına geçmişin anahtarıyla kapı açmaya çalışmak gibidir.

Anahtar değişmeli, kapılar değişmeli ve en önemlisi biz (eğitimciler,ebeveynler) değişmeliyiz.